Çocuklara Boşanma Nasıl Anlatılmalı?
- Cansu Varol

- 13 Eyl
- 4 dakikada okunur

Boşanma, yalnızca anne ve babayı değil, en çok da çocukları etkileyen derin bir yaşam olayıdır. Çocuğun güven duygusunu, aidiyet hissini, dünyaya bakışını ve gelecekte kuracağı ilişkileri şekillendirebilir. Bu nedenle ebeveynlerin boşanma sürecinde çocukla nasıl konuştukları, hangi kelimeleri seçtikleri ve nasıl bir tutum sergiledikleri çok önemlidir. Klinik bir psikolog olarak, bu yazıda çocuklara boşanmayı anlatırken dikkat edilmesi gereken noktaları, yaş gruplarına göre farklı yaklaşımları, sık yapılan hataları ve çocuk psikolojisi açısından sağlıklı yolları ele alacağım.
Boşanmayı Çocuğa Anlatmanın Önemi
Çocuklar için aile, güvenli bir sığınak ve dünyayı anlamlandırmanın temel aracıdır. Anne ve babanın ayrılığı, bu güvenli yapının sarsılması demektir. Çocuklar, çoğu zaman boşanmayı kendi hatalarıyla ilişkilendirme eğilimindedir:
“Ben yaramazlık yaptığım için mi ayrılıyorlar?”
“Daha uslu olsam annem-babam birlikte kalır mıydı?”
Bu soruların cevapsız kalması, çocuğun kaygısını artırır. Oysa boşanma, çocuğun hatası değildir ve çocuğa bunun açıkça söylenmesi gerekir. Boşanmayı doğru bir dille anlatmak, çocuğun duygusal yükünü hafifletir, geleceğe güvenle bakmasına yardımcı olur.
Çocuğa Boşanmayı Anlatırken Temel İlkeler
Açıklık ve dürüstlük: Çocuğun anlayabileceği düzeyde net olun, ancak fazla ayrıntıya girmeyin.
Suçlamadan uzak durmak: Anne ya da babadan birini kötülemek, çocuğun içsel dünyasında çatışmaya yol açar.
Çocuğun ihtiyaçlarını merkeze almak: Açıklamayı çocuğun yaşına, gelişim düzeyine ve karakterine uygun yapın.
Tek sesli olmak: Ebeveynler mümkünse birlikte konuşmalı ve aynı mesajı vermelidir.
Güven vermek: Çocuğa, anne ve babasının sevgisinin değişmeyeceği net şekilde söylenmelidir.
Boşanma Çocuğa Ne Zaman Söylenmeli?
Boşanmayı çocuğa açıklamanın zamanlaması, içeriği kadar önemlidir. Çocuğa bu bilginin çok erken ya da çok geç verilmesi, güven ilişkisini zedeleyebilir.
Çok erken söylemek: Anne-baba henüz karardan emin değilken çocuğa “Ayrılabiliriz” gibi belirsiz açıklamalar yapmak, çocuğu sürekli kaygı içinde bırakır.
Çok geç söylemek: Karar kesinleşmiş, taşınma günü yaklaşmışken öğrenen çocuk kendisini dışlanmış hisseder. “Neden bana kimse söylemedi?” diyerek güven duygusunu kaybedebilir.
En sağlıklı olan, karar netleştiğinde, yeni düzenin (kim nerede yaşayacak, çocuğun düzeni nasıl olacak) büyük ölçüde planlandığı anda açıklama yapmaktır. Bu şekilde çocuk, belirsizlik yerine somut bilgileri öğrenir ve uyum süreci kolaylaşır.
Yaş Gruplarına Göre Çocuğa Boşanmayı Anlatma
1. Okul Öncesi Çocuklar (3-6 yaş)
Somut düşünürler, boşanmanın ne anlama geldiğini kavramakta zorlanırlar.
Açıklama kısa ve basit olmalıdır:
“Anne ve baba artık aynı evde yaşamayacak. Ama ikimiz de seni her zaman çok seveceğiz.”
Çocuğun günlük düzeninin nasıl etkileneceği (hangi gün kimde kalacağı) net şekilde söylenmelidir.
2. İlkokul Dönemi (7-11 yaş)
Sebep-sonuç ilişkilerini daha iyi kurabilirler ama yine de kendilerini suçlama eğilimindedirler.
Onlara boşanmanın yetişkinler arasındaki bir karar olduğunu anlatmak gerekir.
Somut planlardan bahsedilmelidir:
“Hafta içi annenle, hafta sonu babanla olacaksın. Okuluna devam edeceksin.”
3. Ergenlik Dönemi (12-18 yaş)
Duygularını yoğun yaşarlar, öfke ve isyan gelişebilir.
Açıklama yapılırken onların fikrine değer vermek önemlidir.
Ergenler için mesaj şu olmalıdır:
“Bu senin kararın değil ama senin hayatını ilgilendirdiğini biliyoruz. Senin duygularını önemsiyoruz.”
Boşanmada Çocuğun Yaşına Göre Reaksiyonlar
Her yaş grubu, boşanmayı farklı bir gözle görür ve farklı duygusal tepkiler verir. Bu tepkileri bilmek, ebeveynin çocuğu daha iyi anlamasına yardımcı olur.
Okul Öncesi (3-6 Yaş)
Reaksiyon: Ayrılığı anlamakta zorlanır, somut sorular sorar. Regresyon (alt ıslatma, parmak emme, gece korkuları) görülebilir.
Psikolojik anlam: Ayrılığın kalıcı olduğunu kavramakta güçlük yaşar.
Ebeveyn için ipucu: Tekrarlayan şekilde güvence verin. Çocuğun günlük rutinini koruyun.
İlkokul Çağı (7-11 Yaş)
Reaksiyon: Kendini suçlama eğilimi vardır. Akademik başarı düşebilir. Duygularını öfke ile dışa vurabilir.
Psikolojik anlam: Ebeveynler arasındaki gerilimi kendi üzerine alır.
Ebeveyn için ipucu: Çocuğa suçlu olmadığını defalarca söyleyin, onu sürecin sorumlusu yapmayın.
Ergenlik (12-18 Yaş)
Reaksiyon: Yoğun öfke, isyan, otoriteye karşı gelme görülebilir. Kimi ergen içine kapanır, kimi riskli davranışlara yönelir.
Psikolojik anlam: Kimlik oluşum süreci sarsılır. İlişkilerde güven sorunu gelişebilir.
Ebeveyn için ipucu: Onun görüşünü dinleyin, duygularını küçümsemeyin. Açıklamayı yaparken sorularına alan tanıyın.
Çocuğun Sık Sorabileceği Sorular ve Yanıtlar
“Benim yüzümden mi ayrıldınız?”
“Hayır, bu seninle ilgili değil. Bu sadece anne ve babanın kendi ilişkisiyle ilgili bir karar.”
“Artık babamı/annemi göremeyecek miyim?”
“Hayır, ikimiz de senin hayatında olacağız. Sadece farklı evlerde yaşayacağız.”
“Peki ya yeniden birleşir misiniz?”
“Hayır, böyle bir karar aldık. Ama birlikte seni büyütmeye devam edeceğiz.”
Yaşa Göre Konuşma Örnekleri
Okul Öncesi (3-6 Yaş) İçin
“Anne ve baba artık ayrı evlerde yaşayacak. Ama sen hem anneni hem babanı göreceksin. İkimiz de seni çok seviyoruz.”
“Sen hiçbir şey yanlış yapmadın. Bu sadece anne ve babanın kararı.”
“Hafta içi benimle olacaksın, hafta sonu babanla vakit geçireceksin. Senin oyunların ve okulun aynı kalacak.”
İlkokul Çağı (7-11 Yaş) İçin
“Bazen yetişkinler evliliklerinde anlaşamayabiliyor. Biz de artık ayrı evlerde yaşayacağız. Bu seninle ilgili bir şey değil.”
“Sen hâlâ bizim en değerli varlığımızsın. Derslerin, okulun, arkadaşların eskisi gibi devam edecek.”
“Bazen bizi ikimizin arasında hakem yapmak isteyebilirsin. Ama bilmeni isteriz ki bu senin görevin değil.”
Ergenlik (12-18 Yaş) İçin
“Aramızdaki sorunları çözemediğimiz için ayrılmaya karar verdik. Bunun seninle ilgisi yok, bu bizim ilişkimizi ilgilendiriyor.”
“Biliyoruz, bu durum seni çok öfkelendirebilir ya da üzebilir. Bu duygularını paylaşabilirsin.”
“Hayatındaki düzeni korumaya çalışacağız. Seninle ilgili konularda fikrini duymak istiyoruz.”
Çocukların Boşanma Karşısındaki Duygusal Tepkileri
Küçük yaşta: Korku, ayrılık kaygısı, alt ıslatma, öfke nöbetleri.
İlkokul döneminde: Akademik düşüş, suçluluk, kardeşlere agresyon.
Ergenlikte: İsyan, riskli davranışlar, otoriteyle çatışma.
Ebeveynler bu tepkileri “problem” olarak değil, “yas süreci”nin doğal parçaları olarak görmelidir. Çocuk kayıp yaşar; ailenin bildiği hali kaybolmuştur.
Sık Yapılan Hatalar
Çocuğu “hakem” konumuna getirmek.
Maddi sorunları ya da dava sürecini çocukla paylaşmak.
“Annen kötü, baban hatalı” gibi söylemlerle çocuğu taraflaştırmak.
Çocuğun yanında yoğun tartışmalar yaşamak.
Bu davranışlar, çocuğun boşanmayı sağlıklı anlamlandırmasını engeller.
Sağlıklı Bir Açıklamanın Ögeleri
Birlikte yapılan kısa konuşma.
Çocuğun anlayabileceği açıklık.
Suçlamadan uzak dil.
Gelecek hakkında net bilgiler.
Sevginin değişmeyeceğinin vurgusu.
Boşanma Sonrasında Çocuğa Destek Olmak
Rutinleri koruyun: Okul, arkadaşlıklar, hobiler devam etmeli.
Duygularını dinleyin: “Bunu söylediğinde üzülüyorsun, anlıyorum” gibi cümleler kurun.
Terapi sürecine yönlendirin: Özellikle yoğun kaygı, öfke veya davranış sorunları olduğunda çocuk terapisi faydalı olur.
Çocuk Psikologu Desteği Ne Zaman Gereklidir?
Çocuğun davranış problemleri yoğunlaştığında,
Uzun süreli depresif belirtiler görüldüğünde,
Okul başarısında ciddi düşüş yaşandığında,
Anne-baba arasındaki çatışma çocuğa doğrudan yansıyorsa,
çocuk psikoloğu ile görüşmek faydalıdır.
Sonuç
Boşanmayı çocuğa anlatmak, yalnızca “haber vermek” değil, çocuğun güven dünyasını yeniden inşa etmektir. Zamanlama, kullanılan dil ve ebeveynlerin tutumu bu sürecin temel belirleyicisidir. Çocuğun yaşına uygun, dürüst ve sevgi dolu açıklamalar yapmak, boşanmanın olası psikolojik etkilerini hafifletir.
Klinik Psikolog Cansu Varol olarak deneyimlerimden şunu söyleyebilirim: Çocuklar, boşanmadan çok nasıl anlatıldığı ve sonrasındaki ebeveyn tutumu ile yaralanır. Eğer anne ve baba tek sesli, şefkatli ve tutarlı davranırsa, boşanma çocuğun yaşamında yıkıcı değil, yönetilebilir bir değişim olarak kalabilir.
Anasayfamızı da ziyaret edebilirsiniz.
İletişim ve Randevu
Adres: Gayrettepe - İstanbul
E-posta: info@cansuvarol.com Telefon: +90 530 403 05 90



Yorumlar