top of page

Tags

Çocuğum Okula Gitmek İstemiyor: Okula Gitmek İstemeyen Çocuğa Nasıl Yaklaşılmalı?

  • Yazarın fotoğrafı: Cansu Varol
    Cansu Varol
  • 31 Ağu
  • 4 dakikada okunur
Çocuğum Okula Gitmek İstemiyor

Sabah saatleri… Kahvaltı masasında huysuzluk, odasından çıkmak istemeyen bir çocuk ve giderek artan bir ebeveyn stresi. “Bugün de mi gitmek istemiyor?”, “Yoksa okulda bir şey mi oldu?”, “Neden bu kadar direnç gösteriyor?” gibi sorular zihninizden geçerken, çocuğunuzun tekrar tekrar “Okula gitmek istemiyorum” demesi artık sizin için sıradan bir sabah rutini haline gelmiş olabilir.

Okula gitmek istememe hali, çocukluk döneminde oldukça sık karşılaşılan ama her zaman aynı nedenle ortaya çıkmayan bir durumdur. Bazen bir ayrılık kaygısının dışavurumu, bazen sosyal bir dışlanma hissi, bazen ise görünmeyen akademik zorlukların işaretidir. Peki bu direnç nasıl anlaşılır ve daha önemlisi nasıl karşılanmalıdır?

Bu yazıda, “çocuğum okula gitmek istemiyor” diyen ebeveynler için hem anlayışlı hem de yapılandırılmış bir yol haritası sunuyoruz.


1. Okul Reddini Anlamak: Bu Sadece Bir Kapris mi?

“Okul reddi”, çocuğun okula gitmek istememesi ve bu isteksizlik nedeniyle sıklıkla devamsızlık yapmasıyla karakterize bir durumdur. Ancak bu sadece bir “huysuzluk” ya da “şımarıklık” değildir. Gerçek bir psikolojik rahatsızlığın ya da gelişimsel bir zorlanmanın belirtisi olabilir.


Okul reddi ile sıradan devamsızlık arasındaki fark nedir?

  • Devamsızlık: Genellikle isteyerek okula gitmeme hali yoktur, çoğu çocuk fırsat bulduğunda okula gider.

  • Okul reddi: Çocuk okula gitmemek için ağlama, sinir krizi, hastalık taklidi gibi yoğun duygusal tepkiler verir. Giderse de fiziksel yakınmalar (mide bulantısı, baş ağrısı) eşlik edebilir.


Yaş gruplarına göre okul reddi neden değişir?

  • Okul öncesi dönemde (3–6 yaş): Ayrılma kaygısı baskındır.

  • İlkokul dönemi (6–10 yaş): Akran ilişkileri ve öğretmenle bağ ön plandadır.

  • Ergenlikte (11 yaş ve sonrası): Kimlik gelişimi, okul başarısı, sosyal kaygılar öne çıkar.


2. Okula Gitmek İstemeyen Çocukların Olası Nedenleri

Her çocuk okula gitmek istemediğini aynı nedenle ifade etmez. Çoğu zaman çocuğun kendi de bu nedeni açıkça dile getiremez. Bu durumda ebeveynin dikkatli gözlem yapması gerekir.

a) Duygusal Nedenler

  • Ayrılma Kaygısı: Özellikle anaokulu ve 1. sınıf döneminde sık görülür. Çocuk, anne-babadan ayrı kalmaya tahammül edemez.

  • Genel Kaygı Bozuklukları: Kalabalık, sınıf içi dikkat çekme, hata yapma korkusu gibi çeşitli tetikleyiciler olabilir.

  • Evde kalma isteği: Evde güvenli bir alanın varlığı (örneğin hasta bir ebeveyn) çocuğun dışarı çıkmak istememesine yol açabilir.

b) Sosyal Nedenler

  • Akran Zorbalığı: Alay edilmek, dışlanmak ya da tehdit edilmek.

  • İçe dönüklük ve sosyal kaygı: Grup içinde konuşmakta zorlanma, arkadaş edinmede güçlük.

  • Uyum sorunları: Yeni okula başlama ya da sınıf değişikliği gibi nedenlerle yaşanan adaptasyon sıkıntıları.

c) Akademik Nedenler

  • Öğrenme Güçlükleri: Okuma, yazma, matematik gibi alanlarda yaşanan zorluklar çocukta başarısızlık hissini pekiştirir.

  • Dikkat Eksikliği / Hiperaktivite Bozukluğu: Sınıfta oturmakta, derse odaklanmakta güçlük.

  • Öğretmenle İlişki: Sert ya da anlayışsız bir öğretmenin varlığı, çocukta korku ve direnç yaratabilir.

d) Aile Dinamikleri

  • Boşanma ya da ayrılık: Evde yaşanan duygusal kırılmalar çocuğun okula gitmesini zorlaştırabilir.

  • Yeni kardeş doğumu: Çocuk, evdeki ilgiyi kaybetme korkusuyla okula gitmek istemeyebilir.

  • Evde kriz durumu: Hastalık, iş kaybı, yas gibi durumlarda çocuk evde kalma arzusu gösterebilir.


3. Evde Ebeveynin Gözlemlemesi Gereken Belirtiler

Çocuklar duygularını çoğu zaman sözcüklerle değil, davranışlarıyla ifade ederler. Aşağıdaki işaretler dikkatle gözlemlenmelidir:

  • Sabahları sık sık mide bulantısı, karın ağrısı, baş dönmesi gibi şikayetlerde bulunuyorsa

  • Yalnız kalmak istiyor, uykuya geçmekte zorlanıyor ya da gece kabusları görüyorsa

  • Okuldan döndüğünde çok öfkeli, yorgun, donuk ya da sessiz görünüyorsa

  • Okul çantasını hazırlamak, ödev yapmak gibi konularda aşırı direnç gösteriyorsa

… bu belirtiler psikolojik bir okul reddinin göstergesi olabilir.


4. Okula Gitmek İstemeyen Çocuğa Nasıl Yaklaşılmalı?

Bu noktada ebeveynin tepkisi belirleyici olur. Kaygı yaşayan bir çocuğu, cezayla ya da zorlamayla yönlendirmek genellikle ters etki yaratır.

a) Panik Yapmayın, Cezalandırmayın

  • “Okula gitmezsen telefonunu alırım” ya da “Her çocuk gidiyor, sen neden yapamıyorsun?” gibi ifadeler çocuğun duygularını görmezden gelir.

  • Baskı, okulun daha da korkutucu hale gelmesine neden olur.

b) Dinlemeye Hazır Olun

  • “Bugün gitmek istememenin bir nedeni var mı?” gibi açık uçlu, yargılamayan sorular sorulabilir.

  • “Okul sana nasıl hissettiriyor?” demek, çocuğun duygusunu ifade etmesine yardımcı olur.

c) Rutinleri Koruyun ama Esneklik Sağlayın

  • Sabah rutinini (kalkmak, kahvaltı, hazırlanmak) bozmadan, gerekirse yarım gün okula gitme planlanabilir.

  • Bu sayede çocuğun yaşamında hem yapı hem de güven hissi korunmuş olur.

d) Empati Kurun, Güvence Verin

  • “Seni anlıyorum, okula gitmek zor gelebilir. Ama bu duygularla başa çıkmana yardım edebilirim.” mesajı çocuğun güven duygusunu artırır.


5. Ne Zaman Bir Uzmandan Destek Alınmalı?

Aşağıdaki durumlar varsa, bir çocuk terapistinden destek almak önemlidir:

  • Okul reddi 2 haftadan uzun sürüyorsa

  • Fiziksel şikayetler (mide, baş ağrısı, uyku problemleri) düzenli hale geldiyse

  • Çocuk okuldan bahsetmek dahi istemiyorsa

  • Ebeveyn olarak ne yapacağınızı bilemiyorsanız


6. Çocuk Psikologu ile Seanslarda Neler Yapılır?

Çocukla çalışmak, sadece onunla değil, ailesiyle de çalışmayı içerir. Okul reddi konusunda terapi süreci şöyle işler:

  • İlk görüşmeler ebeveynle birlikte yapılır: aile dinamikleri ve çocuğun gelişimi anlaşılır.

  • Çocukla oyun terapisi gibi yaşına uygun yöntemlerle güven bağı kurulur.

  • Okul ile işbirliği yapılarak sınıf içi düzenlemeler, öğretmenle iletişim önerileri sunulabilir.

  • Ebeveyn danışmanlığı sürecin önemli bir parçasıdır.

7. Evde Uygulanabilecek Küçük Ama Etkili Adımlar

  • Sabah ritüeli oluşturun: birlikte müzik dinlemek, minik bir yürüyüş yapmak, çantaya sürpriz not koymak.

  • Okul günlüğü tutun: her gün küçük bir çizim ya da “bugün ne hissettin” notları.

  • Oyunla anlatım: evde okul canlandırması yapmak, oyuncaklarla sahne kurmak.

  • Duygu kartları kullanın: çocuğun “bugün nasıl hissediyorsun?” sorusuna kartlarla cevap vermesi kolaylaştırıcı olabilir.


8. Sık Yapılan Hatalar ve Bunlardan Kaçınmanın Yolları

Hatalı Yaklaşım

Doğru Yaklaşım

"Gitmek zorundasın, herkes gidiyor."

"Zorlandığını fark ediyorum, bu konuda birlikte çalışabiliriz."

"Okulda ne var ki? Neden böyle yapıyorsun?"

"Okul seni ne zaman böyle hissettirmeye başladı?"

"Sen artık büyüdün, bebek misin?"

"Büyümek bazen zorlayıcı olabilir, yanında olacağım."

"Kardeşin ne güzel gidiyor, sen de git."

"Senin hislerin özel ve önemli, seni kıyaslamıyorum."

Sonuç: Direnç Arkasında Duygular Var

Okula gitmek istemeyen bir çocuk, çoğu zaman “beni duyun” demektedir. Direncin arkasında bazen bir kaygı, bazen bir yalnızlık, bazen de başarısızlık korkusu vardır. Ebeveyn olarak bu duygulara alan açmak, acele etmeden güven vermek ve gerektiğinde profesyonel bir destek almak çocuğunuzun geleceğini olumlu yönde etkileyebilir.


Anasayfamı da ziyaret edebilirsiniz.


İletişim ve Randevu

E-posta: info@cansuvarol.com        Telefon: +90 530 403 05 90

Yorumlar

5 üzerinden 0 yıldız
Henüz hiç puanlama yok

Puanlama ekleyin
bottom of page