Kayıp ve yas, insan yaşamının kaçınılmaz deneyimlerinden biridir. Ancak her bireyin bu süreci yaşama biçimi benzersizdir. Psikanalitik perspektiften bakıldığında, yas, yalnızca bir kaybın ardından hissedilen duygusal bir durum değil, aynı zamanda bireyin iç dünyasında anlamlandırılması gereken karmaşık bir süreçtir. Freud'un "Yas ve Melankoli" (1917) adlı çalışması, bu konudaki temel referanslardan biridir. Freud, yası, sevilen bir nesnenin kaybının ardından kişinin libidinal bağlarını yeniden organize etme çabası olarak tanımlar. Bu süreç, kaybın gerçekliği ile yüzleşmeyi ve kayıp nesneye olan bağlılığın yavaş yavaş geri çekilmesini içerir.
Yas Bir Sorun Değil, Bir Süreçtir
Psikanalitik yaklaşımda yas, çözülecek ya da giderilecek bir sorun olarak değil, bireyin yaşamına ve iç dünyasına derinlemesine nüfuz eden bir süreç olarak görülür. Melanie Klein, yas sürecinde bireyin kayıp nesnesini içselleştirerek bu nesneyle olan bağını sürdürdüğünü ileri sürer. Klein'a göre, bu süreçte birey, kaybın yarattığı acıyı kendi iç dünyasında yeniden işler ve böylece bir anlam yaratır. Bu bağlamda, terapist, bireyin yası "aşmasını" değil, bu yasla yaşamayı öğrenmesini ve yasın kendisine özgü anlamını keşfetmesini destekler.
Yas Sürecine Alan Açmak
Yas terapisi, bireyin kaybını özgürce ve güvenli bir şekilde ifade edebileceği bir alan yaratmayı amaçlar. Donald Winnicott, terapistin "tutucu bir ortam" sunarak bireyin kendi içsel süreçlerini keşfetmesine olanak tanıdığına vurgu yapar. Yas sürecinde de bu tür bir ortam, bireyin kayıpla ilgili duygularını bastırmadan yaşayabilmesi ve bu duygularla anlamlı bir ilişki kurabilmesi için kritik öneme sahiptir.
Yas terapisi, derin bir empati ve deneyim gerektirir. Bu alanda çalışan terapistin kendi içsel süreçleriyle çalışmış olması, bireyin yas sürecini daha iyi anlayabilmesine ve ona rehberlik edebilmesine olanak tanır. Jacques Lacan, terapistin "boş bir ekran" değil, bireyin bilinçdışı süreçlerini anlamak için aktif bir katılımcı olduğunu belirtir. Yas terapisti, bireyin dile getiremediği duygularını ve çatışmalarını sezebilme becerisine sahip olmalıdır.
Psikanalitik yaklaşımda yas, insanın kayıp karşısında verdiği doğal bir yanıt olarak kabul edilir. Terapinin amacı, bireyin bu süreçle yüzleşmesine, duygularını anlamasına ve yasın içsel anlamını keşfetmesine yardımcı olmaktır. Bu süreçte deneyimli bir terapistin varlığı, bireyin kendini ifade edebilmesi ve yasını anlamlandırabilmesi açısından hayati öneme sahiptir.
Kaynakça
Freud, S. (1917). Yas ve Melankoli. Standard Edition of the Complete Psychological Works of Sigmund Freud.
Klein, M. (1940). Mourning and its Relation to Manic-Depressive States. International Journal of Psycho-Analysis.
Winnicott, D. W. (1960). The Theory of the Parent-Infant Relationship. International Journal of Psycho-Analysis.
Lacan, J. (1988). The Seminar of Jacques Lacan: Book II. Edited by Jacques-Alain Miller, translated by Sylvana Tomaselli.
İletişim ve Randevu
Kayıp, yas ve travma terapisi konusunda destek almak için benimle iletişime geçebilirsiniz. Online terapi ve Şişli Esentepe'deki ofisimde yüz yüze seans seçenekleri mevcuttur. Uzman bir klinik psikologdan profesyonel destek almak için randevu oluşturabilirsiniz.
E-posta: info@cansuvarol.com Telefon: +90 530 403 05 90
Comments